Yazıda Neler Var?

Doğru!
Yanlış!

Doğru!
Yanlış!

Doğru!
Yanlış!

Doğru!
Yanlış!

Doğru!
Yanlış!

Doğru!
Yanlış!

Doğru!
Yanlış!

Doğru!
Yanlış!

Doğru!
Yanlış!

Doğru!
Yanlış!

Doğru!
Yanlış!

Doğru!
Yanlış!

Doğru!
Yanlış!

Doğru!
Yanlış!
Sonucu görmek için quizi paylaş !
Subscribe to see your results
%%personality%%
%%personality%%
Loading...
Şizoid Kişilik Bozukluğu Tedavisi ve Şizoid Kişilik Bozukluğu İlaçları
Şizoid kişilik bozukluğu tedavisi, şizoid kişilik bozukluğu, genel olarak kişilerde sosyal çevre ile ilişkiler kurmamadır. Bu ilişkileri kurmak için istek ve ilgi duymama şeklinde kendini gösteren bir kişilik bozukluğudur. Bu özelliklerine bağlı olarak şizoid kişilik bozukluğu olan bireylerin çoğunlukla iyi arkadaşları, birlikte vakit geçirmekten hoşlandıkları kimseler yoktur. Sosyal çevreden uzak ve izole bir şekilde yaşamlarını sürdüren bu bireyler genellikle insan ilişkilerinde duygularını ifade edemezler. Dışarıdaki insanlar tarafından soğuk ve mesafeli insanlar olarak görülürler. Kısacası şizoid kişilik bozukluğu olan bireyler içe dönüklük düzeyleri oldukça yüksektir. Özellikle sıcaklık, girişkenlik ve pozitif duygu düzeyleri düşük olan kimselerdir. Aynı zamanda duygulara açık olma düzeyleri de oldukça düşüktür.
Şizoid kişilik bozukluğu tedavisi araştırıldığında, öncelikli olarak ilk dikkat çekilen konu, şizodid kişilik bozukluğunun dünyadaki yaygınlık oranının %1’den bile azdır. Cinsiyetlere göre görülme oranına bakıldığında erkeklerde kadınlardan daha fazla olduğu bilinmektedir.
Şizoid kişilik bozukluğu tedavisi hakkında öncelikli olarak değinilmesi gereken konu, insanlar ile ilişki kurmaktan kaçındığı için genellikle tedaviyi kabul etmezler. Bir başkasının ısrarıyla tedaviye başlarlar ancak değişmeleri gerektiğine inanmazlar ve bu yüzden tedavi süreçleri oldukça zordur. Bu sebeplerden dolayı şizoid kişilik bozukluğu olan bireylerin çok ender bir kısmı tedaviyi kabul eder.
Psikoterapi ile Tedavi
Şizoid kişilik bozukluğu tedavisi zor bir süreç olmakla birlikte, psikoterapi sürecinde en önemli olan nokta terapistin hastayla kuracağı güven ilişkisidir.
Şizoid kişilik bozukluğu olan birey kimseyle ilişki kurmaktan hoşlanmadığından, terapist psikoterapi sürecinin büyük kısmını bu güven ortamını sağlamaya çalışmalıdır. Bireylerin terapiste güven duymaya başladıkları andan itibaren kendileri ile ilgili bilgileri ve duygularını aktarmaya başladığı görülmektedir. Hastanın kendisini ifade etmeye başlamasıyla birlikte, terapistin de desteği ile insanlar ile ilişki kurmak hakkındaki gerçekçi olmayan düşüncelerinden uzaklaştırılabilir. Hasta ve terapist arasındaki güven ilişkisi kuvvetlendikçe birey başka insanlarla da ilişki kurma konusunda yeni olumlu düşünceler geliştirebilir.
Şizoid kişilik bozukluğu tedavisi uzun, zor bir süreç olduğu için bu süreçte aileler de bireye anlayışlı, destekleyici bir şekilde yaklaşmalıdır.
Sonuç olarak, şizoid kişilik bozukluğu tedavisi kişilerarası ilişkilerden uzak ve insanlara karşı mesafeli kimseler oldukları için psikoterapi süreci zorlu geçmektedir. Bu süreçte terapistin en çok güven ilişkisi üzerine yoğunlaşması gerekmektedir. Psikoterapi dışında ilaçla tedavi yöntemleri de bulunsa da bunlar etkililiği çok fazla bulunmayan yöntemlerdir. Ayrıca uzman şizoid kişilik bozukluğu testi uygulayarak rahatsızlığın ne derece olduğunu ölçebilir.